Şu testi de benim gibi biriydi;
O da bir güzele vurgun, dertliydi. Kim bilir, belki boynundaki kulp da Bir sevgilinin bem beyaz eliydi.
İnciyi isteyen dalgıç olacak;
Varı yoğu dosta verip dalacak. Canı avucunda, nefesi göğsünde: Ayağı baş olacak, başı ayak!
Girme şu alçakların hizmetine:
Konma sinek gibi pislik üstüne. İki günde bir somun ye, ne olur! Yüreğinin kanını iç de boyun eğme.
Bir taş bulamazsın ki Doğu ovalarında
Küfretmesin bana da, benim zamanıma da Yüz adım yürü bak, bir dertli insan görürsün: Bunalmış, otura kalmış yolun kenarında.
Güneş attı göğe sabah kemendini:
Aydınlık padişahı atına bindi. İçin! için! diye bağırdı dört yana Canım sabah şarabının müezzini. |
Bu kadeh bir bedendir, cana gebe!
Bir yasemindir, erguvana gebe! Hayır; yanlış; ne odur şarap ne bu: Bir sudur, bir su ki yangına gebe!
Gökte bir öküz varmış, adı Pervin;
Bir öküz de altındaymış yerin. Sen asıl iki öküz arasında Tepişmesine bak şu eşeklerin!
Ne bilginler geldi, neler buldular!
Mumlar gibi dünyaya ışık saldılar. Hangisi yarıp geçti bu karanlığı? Birer masal söyleyip uyuya kaldılar.
Bir sır daha var, çözdüklerimizden başka!
Bir ışık daha var, ışıklardan başka. Hiç bir yaptığınla yetinme, geç öteye: Bir şey daha var bütün yapıtlardan başka.
Bir damla şarap ver Çin senin olsun;
Bir yudumu bütün dinlerden üstün. Söyle, ne var dünyada şaraptan hoş? O acıya tatlılar feda olsun. |
Ömer Hayyam 'ın rubaileriyle bir şekilde karşılaşmışsınızdır. Ne kadar rubaisi olduğu bir muamma fakat kendisine atfedilen rubaisi yüzlercedir. Hangi rubaisinin kendisine ait, hangisinin değil tartışmaları uzun zamandan beri süre gelmektedir. Dinsiz mi, dindar mı olduğu da bu tartışmalarda hüküm sürmektedir. Gazali'yle olan muhabbetine geçmeden önce rubailerindeki ince ayrıntıya dikkat etmenizi istiyorum. Rubaileri a+a+b+a uyak düzeninde olan Hayyam'ın kesinlikle olmayan rubailerinden bir örnek vermek istiyorum. "Irmaklarından şaraplar akacak diyorsun Cennet-i âla meyhane midir? Her mü'mine iki huri diyorsun Cennet-i âla kerhane midir?" Yukarıda gördüğünüz bu dörtlük kesinlikle O'na ait değildir. Çünkü a+b+a+b uyak düzeninde yazılmıştır ve Ömer Hayyam'ın rubailerindeki uyak düzeniyle uzaktan-yakından alakası yoktur. Ömer Hayyam Dünya'nın hareketli olduğunu söylediği için dinsiz sayılmıştır. Galile meselesi gibi o da Dünya'nın kendi eks
Yorumlar